Home »
» Yeşil İmam Hatip'te Devşirildi 2013
Yeşil İmam Hatip'te Devşirildi
Son yılların en kriminal ismi “devlet tetikçisi”
Yeşil’in son fotoğrafları ve oğlu Murat Yıldırım’ın yazdığı kitap yeni
tartışmalarla sürüyor. Bu tartışmanın sürmesinde yarar var. Çünkü
Türkiye’nin kirli ve karanlık tarihinin en önemli tanığı o.
Son olarak Star yazarı Şamil Tayyar, Yeşil’in askerlik yaparken
“devşirildiği”ni yani istihbarat elemanı olarak görevlendirildiğini
yazdı. Tarih olarak da 1974 Kıbrıs çıkarmasını verdi. Devlet adına
tetikçilik yapan Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın geçmişi, istihbaratla
ilişkisi hem ilgi çekiyor hem de yakın tarihin “kirli ilişkileri”nin
açığa çıkartılması açısından ipuçları veriyor. O kirli geçmişin bir
bölümünü daha önce bu köşede, “İmam hatipli derin Yeşil” başlığıyla
yazmıştım. O yazıda yer alan bilgilere göre, Yeşil’in karanlık
ilişkilerinin başlangıcı imam hatip öğrencisi olduğu yıllara uzanıyor.
Elazığ İmam Hatip’te Yeşil’le birlikte okuyan bir arkadaşı o günleri
şöyle anlatıyordu: “1968′de Elazığ İmam Hatip’te birlikte okuduk. Vasat
bir öğrenciydi. Bir gün Türkçe öğretmeniyle gramer yüzünden tartıştı.
Öğretmen ona tokat attı. O da sınıfın ortasında öğretmene yumrukla
saldırdı. O nedenle okuldan 10 gün uzaklaştırıldı. Sonra da bir başka
olay nedeniyle okuldan ilişkisi kesildi.”
İşte o günlerde imam hatipli Mahmut Yıldırım, siyasi olarak “Milli
Görüş” çizgisi içinde yer alan bir gençti. Siyasetle ilgiliydi ama asıl
ilgisini başka şey çekiyordu. Bu ilginin ne olduğunu eski bakanlardan
Saadet Partili Rıza Teoman Güneri’ye sordum. Güneri, Yıldırım’ı çok iyi
hatırlıyor ve şöyle diyordu: “O günlerde farklı ilişkileri vardı. Bu da
bizim teşkilatlarda rahatsızlık yaratıyordu. Bunun üzerine ben de
ilişkisini kestim.”
Rıza Güneri’nin “O günlerde farklı ilişkileri vardı” derken
kastettiği şey, liseli Yıldırım’ın devletin istihbarat örgütleriyle
ilişkisiydi. Bu da şunu gösteriyor: Yeşil’in devlet istihbaratıyla
ilişkisi daha lise yıllarından başlamış. Yani Yeşil, bir itirafçı falan
değil, çok net biçimde bir istihbarat elemanıydı.
Bu arada tartışılan kitap Yeşil’in yaşayıp yaşamadığını da gündeme
taşıdı. Bu konuda somut hiçbir bilgi yok. En net bilgiyi bir dönem
onunla birlikte çalışan Mehmet Eymür veriyor. Eymür’e göre Yeşil
yaşamıyor. Onun kadar bu işleri bildiğimi söyleyemem ama yine de
ölmediğine ya da öldürülmediğine inanıyorum. Çünkü Yeşil hiç konuşmadı.
Konuşanlar ya öldürüldü ya da deşifre oldu.
Burada ilginç olan Yeşil’in çalıştığı kurumların sessizliği. Kendi
elemanlarının başına ne geldiğini bilmeyen bir istihbarat kurumu
olabilir mi? Bu beni şaşırtıyor. Tam da bu nedenle yaşıyor olması
şaşırtmayacak
0 commentaires:
Post a Comment