Abdullah Çatlı'yı kim öldürttü?
Susurluk kazası Ergenekon'u aydınlatan
lambadır. Ergenekon resmi çok eksik aktörlerin çoğu dışarıda. Çatlı'yı
öldürme emrini siyasiler verdi, ipini Ergenekon çekti.
Star TV ekranlarından yayınlanan 'Arena' programında Uğur Dündar'ın sorularını cevaplandıran eski özel harekatçı Ayhan Çarkın, 'bir vatansever' olan Abdullah Çatlı'nın, Ergenekoncular tarafından öldürüldüğünü ileri sürerek, 'Abdullah Çatlı vatanını, milletini seven düzgün bir adamdı. Kullanma tarihi dolunca ortadan kaldırdılar. Çatlı'nın ipini Ergenekon çekti' dedi.
SUSURLUK, ERGENEKON İŞİ
Müthiş açıklamalarıyla Susurluk ve Ergenekon üzerindeki karanlık örtüyü aralayan Çarkın, 'Susurluk olayı Ergenekon organizasyonunu aydınlatan bir fenerdir. Ergenekon operasyonu başlayınca kendimi konuşmak zorunda hissettim. Eğer konuşmasaydım kendimi vatan haini gibi hissedecektim' diye konuştu. 'Susurluk Kazası'nın tamamen bir Ergenekon operasyonu olduğunu ileri süren Ayhan Çarkın şunları söyledi:
'Kazaya neden olduğu ileri sürülen kamyon da, şoför de düzmeceydi. Hem Çatlı'dan hem de onunla birlikte hareket eden bizlerden kurtulmak istiyorlardı. Ben hala rahat uyuyamıyorum. Öldürülme korkusuyla yaşıyorum. Kazadan sonra yeraltı dünyasının ünlü ismi Tarık Ümit'in öldüğü iddia edildi. Ancak ölüsünü kimse görmedi. Ben Ümit'in ölmediğini biliyorum. Gerekirse ispatlarım.'
DÜNDAR'I İPTEN ÇATLI ALDI
Ergenekon örgütünün, ünlü gazeteci Uğur Dündar için de ölüm emri çıkardığını kaydeden Çarkın, Çatlı'nın bu emre, Dündar'ın 'vatansever ve milliyetçi bir gazeteci' olduğu için karşı çıktığını söyledi. Çarkın, 'Uğur Dündar'ı ipten Çatlı aldı' dedi. Yürütülen Ergenekon operasyonunun buzdağının görünen kısmı olduğunu belirten eski özel harekatçı Ayhan Çarkın, emri siyasilerin verdiğini, ancak hiçbir siyasetçiden hesap sorulmadığını ifade etti.
BAŞBAKAN'I DİNLEYİN
'İdealist polisler' olarak kendilerinin kullanıldığını kaydeden Çarkın, 'Şimdiki genç arkadaşlarıma sesleniyorum: Akıllı olsunlar, kendilerini kullandırtmasınlar. Herkes aklını başına almalı. Başbakan ve Genelkurmay Başkanı'nın söylediklerine odaklanmalı. Onların gösterdikleri dışında bir çözüm yok. Genç güvenlik görevlileri kendilerine yapılacak tekliflere karşı uyanık olsunlar' diye konuştu. Çarkın'ın sözlerinden satır başları şöyle:
Biz susurluk kazasının Ergenekonu aydınlatan lambasıyız. Bedel ödedik, kimisinin canı yandı, kimisinin bağrı.
Ergenekon'un resmi çok eksik, aktörlerin çoğu dışarıda.
Çatlı'nın dürüst, namuslu, mert, adam olduğunu anladılar. Baktılar ki başlarına bela olacak. İpini çektiler. O kamyonunn altına girmese başka bir kamyonun altına mutlaka girecekti. Kamyonun sahibi, 364 gün ağlayıp, mağdur olan yokmu o onu çok iyi bilir.
Abdullah Çatlı'nın kafa tuttuğu, bizi 3 senedir yargılayan bir heyet, bana sordu Çatlı'yı tanıyormusun, dedim tanıyorum. Görev verdin mi, verdim, hangi görevi verdin, devlet sırrıdır söyleyemem dedi.
Çatlı'ya devlet işler yaptırmış, kanlı eylemler yaptırmış, devletin bunu kalkıp itiraz etmesi mümkün mü?
Bunların bir kolu PKK'da bir kolu da Hizbullah'ta
(Uğur Dündar, benim için ölüm emrini kim verdi diye soruyor) Şimdi ne desem yalan olur. Aynı şahıs tarafından benim içinde, senin içinde. Abdullah Çatlı'ya emri verdi. Ancak Çatlı kabul etmedi. Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz diye..
(Neden siz Ergenekon değilsiniz de onlar Ergenekon sorusuna karşılık) Onlar olacak tabi. Ben niye olayım. Eğer ben birşey yaptıysam devlet adına yaptım. Zaten ben bunu istiyorum. Çıksın açıklasınlar diye. Eğer ben Ergenekon olsaydım onun yanında olmam gerekmez miydi.
Ergenekon hangi devlet adına iş yapmış. devlet adına başlayıp da menfaat adına devam eden birçok şey var. Ne yapmış devlet adına. Ahtapot gibi oturmuş bir kolu PKK'da...
Ergenekon'un bir kolu Hizbullah'ta bir kolu orda bir kolu burda.
Tarık Ümit yaşıyor. Benim bilgim var.
Çıkıp ben bunları geberticem diyen siyasetçi açsın arşivleri faili meçhul cinayetlerin (PKK'ya destek verdiği iddia edilen Kürt işadamlarının kastediyor) hesabını versin. Tutup da Ahmet'i orda öldürdüler, Mehmet'i burada geberttiler diyerek bu olmaz.
Star TV ekranlarından yayınlanan 'Arena' programında Uğur Dündar'ın sorularını cevaplandıran eski özel harekatçı Ayhan Çarkın, 'bir vatansever' olan Abdullah Çatlı'nın, Ergenekoncular tarafından öldürüldüğünü ileri sürerek, 'Abdullah Çatlı vatanını, milletini seven düzgün bir adamdı. Kullanma tarihi dolunca ortadan kaldırdılar. Çatlı'nın ipini Ergenekon çekti' dedi.
SUSURLUK, ERGENEKON İŞİ
Müthiş açıklamalarıyla Susurluk ve Ergenekon üzerindeki karanlık örtüyü aralayan Çarkın, 'Susurluk olayı Ergenekon organizasyonunu aydınlatan bir fenerdir. Ergenekon operasyonu başlayınca kendimi konuşmak zorunda hissettim. Eğer konuşmasaydım kendimi vatan haini gibi hissedecektim' diye konuştu. 'Susurluk Kazası'nın tamamen bir Ergenekon operasyonu olduğunu ileri süren Ayhan Çarkın şunları söyledi:
'Kazaya neden olduğu ileri sürülen kamyon da, şoför de düzmeceydi. Hem Çatlı'dan hem de onunla birlikte hareket eden bizlerden kurtulmak istiyorlardı. Ben hala rahat uyuyamıyorum. Öldürülme korkusuyla yaşıyorum. Kazadan sonra yeraltı dünyasının ünlü ismi Tarık Ümit'in öldüğü iddia edildi. Ancak ölüsünü kimse görmedi. Ben Ümit'in ölmediğini biliyorum. Gerekirse ispatlarım.'
DÜNDAR'I İPTEN ÇATLI ALDI
Ergenekon örgütünün, ünlü gazeteci Uğur Dündar için de ölüm emri çıkardığını kaydeden Çarkın, Çatlı'nın bu emre, Dündar'ın 'vatansever ve milliyetçi bir gazeteci' olduğu için karşı çıktığını söyledi. Çarkın, 'Uğur Dündar'ı ipten Çatlı aldı' dedi. Yürütülen Ergenekon operasyonunun buzdağının görünen kısmı olduğunu belirten eski özel harekatçı Ayhan Çarkın, emri siyasilerin verdiğini, ancak hiçbir siyasetçiden hesap sorulmadığını ifade etti.
BAŞBAKAN'I DİNLEYİN
'İdealist polisler' olarak kendilerinin kullanıldığını kaydeden Çarkın, 'Şimdiki genç arkadaşlarıma sesleniyorum: Akıllı olsunlar, kendilerini kullandırtmasınlar. Herkes aklını başına almalı. Başbakan ve Genelkurmay Başkanı'nın söylediklerine odaklanmalı. Onların gösterdikleri dışında bir çözüm yok. Genç güvenlik görevlileri kendilerine yapılacak tekliflere karşı uyanık olsunlar' diye konuştu. Çarkın'ın sözlerinden satır başları şöyle:
Biz susurluk kazasının Ergenekonu aydınlatan lambasıyız. Bedel ödedik, kimisinin canı yandı, kimisinin bağrı.
Ergenekon'un resmi çok eksik, aktörlerin çoğu dışarıda.
Çatlı'nın dürüst, namuslu, mert, adam olduğunu anladılar. Baktılar ki başlarına bela olacak. İpini çektiler. O kamyonunn altına girmese başka bir kamyonun altına mutlaka girecekti. Kamyonun sahibi, 364 gün ağlayıp, mağdur olan yokmu o onu çok iyi bilir.
Abdullah Çatlı'nın kafa tuttuğu, bizi 3 senedir yargılayan bir heyet, bana sordu Çatlı'yı tanıyormusun, dedim tanıyorum. Görev verdin mi, verdim, hangi görevi verdin, devlet sırrıdır söyleyemem dedi.
Çatlı'ya devlet işler yaptırmış, kanlı eylemler yaptırmış, devletin bunu kalkıp itiraz etmesi mümkün mü?
Bunların bir kolu PKK'da bir kolu da Hizbullah'ta
(Uğur Dündar, benim için ölüm emrini kim verdi diye soruyor) Şimdi ne desem yalan olur. Aynı şahıs tarafından benim içinde, senin içinde. Abdullah Çatlı'ya emri verdi. Ancak Çatlı kabul etmedi. Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz diye..
(Neden siz Ergenekon değilsiniz de onlar Ergenekon sorusuna karşılık) Onlar olacak tabi. Ben niye olayım. Eğer ben birşey yaptıysam devlet adına yaptım. Zaten ben bunu istiyorum. Çıksın açıklasınlar diye. Eğer ben Ergenekon olsaydım onun yanında olmam gerekmez miydi.
Ergenekon hangi devlet adına iş yapmış. devlet adına başlayıp da menfaat adına devam eden birçok şey var. Ne yapmış devlet adına. Ahtapot gibi oturmuş bir kolu PKK'da...
Ergenekon'un bir kolu Hizbullah'ta bir kolu orda bir kolu burda.
Tarık Ümit yaşıyor. Benim bilgim var.
Çıkıp ben bunları geberticem diyen siyasetçi açsın arşivleri faili meçhul cinayetlerin (PKK'ya destek verdiği iddia edilen Kürt işadamlarının kastediyor) hesabını versin. Tutup da Ahmet'i orda öldürdüler, Mehmet'i burada geberttiler diyerek bu olmaz.
0 commentaires:
Post a Comment