Abdullah Çatlı Öldürüldü
Tarihimizin karanlık sayfalarının açıldığı "ergenekon" davasının gizli tanığı "kıskaç" Çatlı'nın öldürüldüğünü söyledi.
Birinci Ergekon Davası'nda dinlenen gizli tanık "Kıskaç",
Abdullah Çatlı'nın Susurluk'taki kazada ölmediğini yaralı kurtulduğunu,
kazadan hemen sonra ise öldürüldüğünü öne sürdü. Benzer iddiayı gizli
tanık "Poyraz" da dile getirmişti.
Birinci Ergenekon Davası'nın 215. duruşması, gizli tanık "Kıskaç"ın ifadesinin alınmasının ardından sona erdi . Duruşma bugün saat 09:00'da tekrar görülecek.
Dava süresince tartışma konusu olan JİTEM'in varlığıyla ilgili de ilginç iddialarda bulunan Gizli Tanık Kıskaç, JİTEM'in ana kurucularının eski Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman ve emekli Orgeneral Aydın İlter olduğunu iddia etti.
Sivas'ta JİTEM için 1991 yılında çalışmaya başladığını öne süren gizli tanık, Bayburt'ta silahlı eğitim gördüğünü ve ekipteki tek sivil olduğunu iddia etti.
1991-1995 yılları arasında aralıksız olarak JİTEM'de çalıştığını söyleyen Kıskaç, "JİTEM yok diyen yalan söylüyor. JİTEM'i emekli Albay Arif Doğan değil Teoman Koman kurmuştur. Ana kurucuları Teoman Koman ve Aydın İlter'dir. Eşref Bitlis JİTEM'e karşıydı. Orduda emir-komuta zinciri vardır. JİTEM silahlı güçtür ancak lağvedildi" dedi.
"Çatlı ölmedi, öldürüldü"
Abdullah Çatlı'nın Susurluk'taki kazada ölmediğini yaralı kurtulduğunu, kazadan hemen sonra ise öldürüldüğünü öne süren gizli tanık, söz konusu cinayeti Antalya JİTEM Grup Komutanlığı'ndan Başçavuş Hakan ve Yüzbaşı Kadir Tahir'den öğrendiğini savundu.Olay sonrası kazaya ilişkin video kayıtları ve fotoğraflar gördüğünü öne süren tanık Kıskaç, "Abdullah Çatlı'nın arabadan indiği, kapının üst tarafında tutunduğuna yönelik 2 fotoğrafı gördüm. Abdullah Çatlı'nın kafasının ortasında yarık vardı, arabanın sol tarafının dışında yerde oturur vaziyetteydi. Bu fotoğrafı JİTEM çekti" şeklinde konuştu. Kazayla ilgili bir de kamera kaydı izlediğini ifade eden Kıskaç, söz konusu kayıtlarda kamyonun altına giren arabanın sağdan sola kayda alındığını iddia etti.
Poyraz da "öldürüldü" demişti
Birinci "Ergenekon" davasında dinlenilen "Gizli tanık Poyraz", Abdullah Çatlı ile Gonca Us'un Susurluk'taki kaza sırasında değil, boyunları kırılarak öldürüldüğünü, bunu Veli Küçük'ün de bildiğini iddia etmişti.
Birinci Ergenekon Davası'nın 215. duruşması, gizli tanık "Kıskaç"ın ifadesinin alınmasının ardından sona erdi . Duruşma bugün saat 09:00'da tekrar görülecek.
Dava süresince tartışma konusu olan JİTEM'in varlığıyla ilgili de ilginç iddialarda bulunan Gizli Tanık Kıskaç, JİTEM'in ana kurucularının eski Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman ve emekli Orgeneral Aydın İlter olduğunu iddia etti.
Sivas'ta JİTEM için 1991 yılında çalışmaya başladığını öne süren gizli tanık, Bayburt'ta silahlı eğitim gördüğünü ve ekipteki tek sivil olduğunu iddia etti.
1991-1995 yılları arasında aralıksız olarak JİTEM'de çalıştığını söyleyen Kıskaç, "JİTEM yok diyen yalan söylüyor. JİTEM'i emekli Albay Arif Doğan değil Teoman Koman kurmuştur. Ana kurucuları Teoman Koman ve Aydın İlter'dir. Eşref Bitlis JİTEM'e karşıydı. Orduda emir-komuta zinciri vardır. JİTEM silahlı güçtür ancak lağvedildi" dedi.
"Çatlı ölmedi, öldürüldü"
Abdullah Çatlı'nın Susurluk'taki kazada ölmediğini yaralı kurtulduğunu, kazadan hemen sonra ise öldürüldüğünü öne süren gizli tanık, söz konusu cinayeti Antalya JİTEM Grup Komutanlığı'ndan Başçavuş Hakan ve Yüzbaşı Kadir Tahir'den öğrendiğini savundu.Olay sonrası kazaya ilişkin video kayıtları ve fotoğraflar gördüğünü öne süren tanık Kıskaç, "Abdullah Çatlı'nın arabadan indiği, kapının üst tarafında tutunduğuna yönelik 2 fotoğrafı gördüm. Abdullah Çatlı'nın kafasının ortasında yarık vardı, arabanın sol tarafının dışında yerde oturur vaziyetteydi. Bu fotoğrafı JİTEM çekti" şeklinde konuştu. Kazayla ilgili bir de kamera kaydı izlediğini ifade eden Kıskaç, söz konusu kayıtlarda kamyonun altına giren arabanın sağdan sola kayda alındığını iddia etti.
Poyraz da "öldürüldü" demişti
Birinci "Ergenekon" davasında dinlenilen "Gizli tanık Poyraz", Abdullah Çatlı ile Gonca Us'un Susurluk'taki kaza sırasında değil, boyunları kırılarak öldürüldüğünü, bunu Veli Küçük'ün de bildiğini iddia etmişti.
0 commentaires:
Post a Comment