Polat Alemdar kuş beyinli mi?

Polat Alemdar kuş beyinli mi?

Bazı okuyucular, Polat Alemdar'ı yerden yere vuruyor.Şebnem ÖZCAN yazdı...

Bana ulaşan e-mailler de çığ gibi.
Mehmet Çiftçi, "Polat Alemdar'ı iyice salaklaştırdılar!" diyor.
Çiftçi'ye göre Polat son bölümlerde iyice 'Kuş beyinli bir kahraman' olmuş.
Savunması da şu:
Polat, üç kez üst üste Abdülhey'in numarasını yemiş.
Zeki ve üstün yeteneklere sahip olan Polat Alemdar böyle bir hatayı nasıl yapmış.
Abdülhey karşısında kollarını iki kenara açıp, sarılmış.
Amma da safmış.
Bıçağı yemiş!
İnşallah Polat bu sefer ölür(müş)!!!
Dizi de bitermiş.

Siz gidin Behlül, Ezel'le uğraşın; ne istiyorsunuz canım Polat'tan!
Kusura bakmayın,
Polat Alemdar'ı beğenmeyebilirsiniz,
Ama ona 'Salak' da dedirtmem.

Dokuz canlıdır, eleştirebilirsiniz!
Örneğin, kurşun yemedik yeri kalmamıştır.
Doğrudur, Kaleşnikof bile onun karşısında su tabancası vazifesini görmektedir!
Üzerinde evliyalara özgü bir dokunulmazlık zırhı vardır.
Doğa kanunlarına aykırı; ölmez, öldürülemez!
Ama kabul edin diğerlerinden yine de çok başkadır!
XXXXXXXXX
Her bölümde 5-15 kötü adamı yere serer, öldürür.
Bölüm başına ortalama 10 kişiyi öldürerek 'Tahtalı Köy'e gönderdiğini düşünürseniz, 84 bölüm çarpı 10, 840 kişinin canını aldığı ortaya çıkar!
Adamları Memati, Abdülhey de en az onun kadar hızlıdır.
Ama yine de Sylvester Stallone'un rekorunu kıramamıştır.
Rambo'nun iki saat boyunca, saniyede 4 kişi öldürdüğünü düşünürseniz.
Bizimkinin yaptığı devede kulak kalır.
Polat'ı öpüp de başınıza koyun!

Sonra bakın,
O zıpçıktı Behlül ve kişiliksiz Ezel'e delikanlılıkta nal toplatır.
Racona ters düşer; Behlül gibi her gördüğü kadına sulanmaz, ağır ağabeydir, üstelik evlidir.
Ezel'in yaptığı gibi, kazığını yediği kadının peşine ahmak bir erkek misali düştüğü görülmemiştir.
Kısacası; Behlül'ün aksine namuslu, Ezel'in tersine onurludur!

Abdülhey'e de kucak açtı.
Çünkü Polat Alemdar'ın Abdülhey'e can borcu var.
Abdülhey onun dava arkadaşı!
O Polat Alemdar, o bıçağı Abdülhey'den yiyeceğini bilir.
Ama böğrüne seve seve yer, yine yer, yine yer.
Varsın ölüm Abdülhey'den gelsin!
Ağabeyimize de bu yakışır!